ALFABE

ALFABE 

İnsanların konuşmalarını yazı biçimine sokabilmek için düzenledikleri harf dizisine alfabe denir. Alfabe kelimesi Yunan alfabesinin ilk harfleri olan Alfa ile Beta‘nın birleştirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Eski çağlarda, insanlar ancak işaretle konuşma yoluyla anlaşabiliyorlardı. Ama, zamanla birçok olayların hatırlanması, uzakta bulunanlara bazı haberlerin iletilmesi gerekince, bir çare bulmak istediler. Önceleri, killi toprak üzerine şekiller çizmeye başladılar. Zamanla heceleri resimlerle anlatmaya çalıştılar. Alfabe daha da gelişince, her şekil bir sesin yerini tuttu. Böylece, sese dayanan (fonetik) bir alfabe doğmuş oldu. Eski ulusların kullandıkları yazı, harften çok resme benzer. Eski Mısırlıların yazısı bu «resim-yazı» denilen türdendir. Daha sonra çiviye benzeyen çizgilerle yazıldığı için çivi yazısı denen yazı gelişti. Duyguları, düşünceleri şekillerle, resimlerle anlatmaya çalışan Mısır alfabesine hiyeroglif denir. Mısır alfabesinden doğduğu sanılan Fenike alfabesiyle onun etkisinde gelişen alfabelerin özelliği sese dayanmasıdır. Ondan önceki yazılarda sesle şekil arasında bir ilişki yoktu; kavramlar için bir takım kalıplar, biçimler vardı.

Türkler, tarih boyunca çeşitli alfabeler kullanmışlardır. Bunlardan başlıcaları 38 harflik Orhun ya da Göktürk alfabesi ile Uygur ve Arap alfabeleridir. Türkler, İslâmlıktan önce ve VIII. yüzyıl sonlarına kadar Göktürk alfabesini kullanmışlar, ünlü Orhun yazıtlarını bu alfabeyle yazmışlardı. Uygur alfabesi de IX. yüzyıldan, XI. – XII. yüzyıllara kadar kullanılmıştır. Anadolu’ya yerleştikten sonra Müslümanlığın etkisiyle, Arap alfabesini almışlar, XI. yüzyıldan XX. yüzyıla kadar bu alfabeyi kullanmışlardır. 1928’de Latin alfabesi kullanılmaya başlanmıştır.

Bugün çeşitli ülkelerde kullanılan belli başlı 3 alfabe var: Yunan alfabesi, Latin alfabesi, Arap alfabesi.

Yunan alfabesi: Yunanlılar, sessiz harflerden kurulu olan Fenikelilerin alfabesini akp sesli harfleri de eklediler. Böylece  Yunan  alfabesi doğmuş oldu.

 Latin alfabesi : Etrüskler, Yunan alfabesini İtalya’ya götürmüşlerdi. İtalya’nın eski halkı Romalılar, bu alfabeyi hemen benimseyiverdiler. Ama, bu arada bazı değişiklikler yapmaktan da geri kalmadılar. Böylece yeni bir alfabe daha doğmuş oldu.

Arap alfabesi: Sami ırkından gelen boyların kullandıkları alfabeyi, Araplar kendi dillerine uydurmak için biraz daha geliştirdiler, altı harf ekleyerek, bugün kullandıkları alfabeyi yaratmış oldular.

İŞARET ALFABESİ

Gemiciler küçük bayraklarla (flama) haberleşmelerinde işaret alfabesini kutlanırlar. Buna «semafor alfabesi» diye özel bir ad da verilmiştir. Gemilerde uzaktan uzağa, işaretle haberleşmeyi sağlayan aygıta da semafor denir. Geminin direklerinden biri üzerine eklenmiş küçük kuleye bağlı U koldan meydana gelmiştir. Bu kollarla işaretler verilerek gemiden gemiye haber gönderilir. Kara ve demiryollarındaki kırmızı, sarı, yeşil trafik ışıklarına da semafor denir.

DEĞİŞİK ALFABELER  

Resmî ya da özel gizli işlerde kullanılan şifreler vardır ki, bunlar da bir çeşit alfabe sayılabilir. Şifre alfabeleri, genellikle sayılardan, sayı kümelerinden meydana gelir. Yine bu arada, işaret alfabesi diyebileceğimiz alfabeler de vardır. Özellikle denizcilikte kullanılan ışık ya da küçük bayraklarla (flamalarla) yapılan haberleşmeler işaret alfabesi esasına dayanır, işaret alfabelerinin en ünlüsü telgraf, haberleşmesinde kullanılan mors alfabesidir. Morse (1791-1872) adlı Amerikalı bilginin bulduğu, adını da bu bilginin adından alan mors alfabesinde harflerin yerini belli sayı, sıra ve düzendeki bir takım kısa çizgiler, noktalar almıştır. Dilsizlerin elleriyle belli bir takım işaretler yaparak isteklerini anlatabilmeleri için dilsiz alfabesi; körler için de, parmaklarının uçlarıyla dokunarak okuyabildikleri bazı kabartma şekillerden meydana getirilmiş kör alfabesi vardır.

Alfabe
Alfabe

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir