Ahmet Haşim

AHMET HAŞİM

(1885-1933)

Ünlü Türk şairi. Bağdat’ta doğ­du. Küçükken ailesiyle birlikte İstanbul’a geldi. Galatasaray Lisesi’ni bitirdi. Bir süre Hukuk Fakültesi’nde okudu. İzmir’de lise öğretmenliği yaparken Fecri Âtî topluluğuna katıldı.

Ahmet Haşim Cumhuriyet’ten sonra Harp Akademisi, Siyasal Bil­giler Okulu, Güzel Sanatlar Akademisi’nde  yabancı  dil,  estetik dersleri okuttu. 1932 yılında teda­vi için Almanya’nın Frankfurt şehrine gitti. Dönüşünden kısa bir süre sonra İstanbul’da öldü.

Ahmet  Haşim,  şiirde  «sembolizm» diye adlandırılan bir akımın etkisinde  kalmıştır. Duygularını kapalı  olarak anlatır. Türkçede bu  şiir  türünün  en  güzel  örneklerini   vermiştir. Şiirlerinin hepsini aruz vezniyle yazmıştır.

Düz yazı (nesir) alanında da ça­lışan Ahmet Haşim‘in şiirlerinden daha duru, daha sağlam yapılı, gü­zel bir düz yazı dili vardır. Fıkra, makale, sohbet, gezi notları türle­rinde yazılar yazmıştır.

Ahmet Haşim‘in başlıca eserleri şunlardır: Göl Saatleri; Piyale (şi­ir); Gurabahane-i Laklakan; Bize Göre; Frankfurt Seyahatnamesi.

MERDİVEN

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak …
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak.

Sular sarardı, yüzün perde perde solmakta…
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta…

Eğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller,
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller,
Sular mı yandı, neden tunca benziyor mermer?

Bu bir lisan-ı hafîdir ki ruha dolmakta…
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta…

BAHÇE

Bir Acem bahçesi, bir seccâde;
Dolduran havzı ateşten bâde…

Ne kadar gamlı bu akşam vakti..
Bakışın benzemiyor mu’tâde.

Gök yeşil, yer sarı, mercan dallar…
Dalmış üstündeki kuşlar yâda;

Bize bir zevk-ı tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyâda!

KARANFİL

Yarin dudağından getirilmiş
Bir katre alevdir bu karanfil.
Rûhum acısından bunu bildi!

Düştükçe vurulmuş gibi yer yer,
Kızgın kokusundan kelebekler,
Gönlüm ona pervane kesildi.

ahmet haşim

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir