İnsanlar duygu ve düşüncelerini dille anlatırlar. Çevremizdeki varlıkları adlandırıp kavramamız da dil yoluyla olur. Dil olmasaydı gördüğümüz bütün varlıkların hiçbir anlamı olmazdı.
Bir dilin ses, şekil ve cümle yapısını inceleyen bilime dilbilgisi denir. Dilbilgisi yanlışsız yazmayı ve konuşmayı, imlâyı, noktalamayı öğretir. İmlâ bir dilin belli kurallarla yazıya geçirilmesidir.
Anlatım doğruluğunu sağlamak bazı dilbilgisi kurallarını uygulamakla olur. Bunların en önemlilerinden biri cümlede öğe sıralarına dikkat etmektir. Özne cümlenin başında, tümleç cümlenin ortasında, yüklem ise cümlenin sonunda bulunmalıdır. Yüklemi sonda olmayan cümlelere devrik cümleler denir, Konuşma dili dışında devrik cümle az kullanılır.
Başka önemli bir özellik de özne ve yüklemin şahıs, teklik ve çokluk bakımından birbirine uygun olmasıdır. Uzun ve bileşik cümleler kurarken ise çok dikkatli olmalıdır. Uzun cümlelerde özne ve yüklem arasındaki uygunluğu sağlamak güçtür. En iyisi anlatımda kısa cümleler kurmaktır.
Ancak cümlelerin bu kurallara uygun olarak kurulması da amacın güzel ve etkili anlatılmasına yetmez. Cümlede gereksiz kelime kullanmamaya, açık, yalın, Özentisiz, gösterişsiz bir anlatım kullanmaya dikkat etmelidir.