Çay Hakkında Bilgi

ÇAY HAKKINDA BİLGİ

Kurutulan yaprakları haşlanarak suyu içilen kamelyagillerden bir ağaççık. Gerçekte çay, bu ağacın, yani çay ağacının kurutulunca karamsı bir renk alan küçük ve kıvrık yapraklandır. Biz «çay» deyince, çay ağacını değil, daha çok sabah kahvaltılarımızda içtiğimiz kırmızı renkteki buruk, kokulu sıvıyı düşünürüz.

Çok içilen çay bir besin değildir. İçinde sinir sistemimizi uyaran ve kafein denilen bir madde ile tanen denilen ve dericilikle, eczacılıkta kullanılan bir madde vardır. Uyarıcı ve dinlendirici niteliği yüzünden küçüklerden çok yetişkinler çaya alışırlar. Kahve ve sigarada olduğu gibi çaya düşkün olanlara «tiryaki» denir.

Çay, Avrupa ve Türkiye’ye çok uzaklardan geldi. Bugün bizde de, Rize bölgesinde yetiştirilir. Anayurdu Çin’dir. Çay adı «Thai» dan (Say gibi okunur) gelir. Bu güzel kokulu yapraklar oradan geldiği için dilimize de böyle geçmiştir.

ÇAY ÜRETİMİ

Çay ağacı 1,5-2 mboyundadır. Kamelyagillerden bir bitki olan ağaç budanmazsa boyu 8-10 metreyi bulur. Ağaç, tohumdan yetiştirilir ve 3 yıllık olduğu zaman ilk ürün elde edilir. Ama en iyi ürün, dikildikten 6-7 yıl sonra alınır. Çin ile Hindistan arasındaki dağlık bölgede yetişen çay ağacı oradan iklim ve toprak şartları uygun yerlere, Seylan, Cava ve Japon adalarına ve Güney Asya’nın yüksek yerlerine yayılmıştır. Çay, yetişmek için yükselti ister. Genel olarak 1000 -1500 m^yüksekliği olan yerlerde iyi çay yetişir. Ağaç, sıcaktan çok hoşlanmaz. Kışın yaprakları dökülmez.

En çok yetiştiği Uzak Doğu ülkelerinde yılda 3 kere yaprak verir. Şubatta verdiği yapraklar en iyi cins sayılır.

Çay yetişen ülkelerde, toplama zamanı gelince, herkes tarlalara yayılır, evlerde kimse kalmaz. En küçüğünden en büyüğüne kadar herkes çayla uğraşır. Toplayıcılar elle bir-bir kopardıkları yaprakları kamıştan bir sepete koyarlar. Bunları ikişer ikişer omuzlarındaki sırığa asarak büyük sepetlere taşırlar. Dolan sepetler kurutma yerine götürülür. Yapraklar, özel yerlerde bir süre kurutulduktan sonra, iki el arasında- ya da makineyle yuvarlanarak bükülür. Böylece bildiğimiz kıvrık yaprakçıklar ortaya çıkar. Kıvrılan yapraklar serin bir yerde mayalanmaya bırakılır. Sonra çaylar bir süre açık havada tutulur ve dar kenarlı tavalara konarak, ateşte bir daha kurutulur. Artık içilmeye hazırdır. İstenilen büyüklükte kesilir, kutulanır ve satışa çıkarılır. (bknz. Türkiye’de çay üretimi)

ÇAYIN TÜRLERİ

Yetiştiği yere ve toplandığı zamana göre çayın türleri de değişir. Dünyada başlıca 2 çay türü vardır:

1)         Siyah Çay — Sıcak suyla haşlandığı zaman tuğla kırmızısı olur. Burukluğu az, içimi hoştur. Rize bölgesinde yetiştirilen çay ile Avrupa ülkelerinde aranılan tür budur.

2)         Yeşil Çay — Pişirildiği zaman suyu açık sarı renkte olur. İçimi çok buruktur. Bu tür çay en çok Asya’da, Rusya’da, Amerika’da ve Kuzey Afrika’da sevilir. Bu iki temel türün yanında çay, yetiştiği yere göre de önem kazanır. Dünyada en çok Seylan, Cava ve Çin çayları ün kazanmıştır.

Bir de özel çay türleri vardır. Bunların başlıcaları şunlardır:

Akkuyruk (ya da çiçek) : Çay fidanının tepesindeki körpe filizin verdiği kıvrık tek yapraktan elde edilen en iyi cins çaydır.

Altınbaş: Bu da tepe yapraklarından elde edilen sarı renkli bir çaydır. Eskiden bu çaylar ayrı ayrı içilirdi. Ama bugün bu çaylar birbirine karıştırıldığı (harman edildiği) için Akkuyruk ve Altınbaş ayrı ayrı satılmaz.

ÇAYIN ÖZELLİKLERİ

Bugün dünyada kahve, sigara ve içkilerle birlikte çay da en çok kullanılan keyif verici bir içecektir. Hemen her yerde haşlanıp suyu içilir. Yine birçok ülkelerde içine şeker katılır. Yalnız Çinliler, Japonlar ve bazı Asya ulusları çayı şekersiz içerler. Çinlilerin ve Japonların içtikleri çay bizimkine benzemez. Rengi çok koyu, adeta yeşilimsidir. İçine şeker katılmadığı için de buruk, acı bir tadı vardır. Çin ve Japon evlerinde çaydanlık ocağın üstünden eksilmez.

One thought on “Çay Hakkında Bilgi”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir