Bugün Irak devletinin sahip bulunduğu bölgeye eski çağlarda Mezopotamya denirdi. Mezopotamya’da çok eski tarihlerden beri, bir çok uluslar yerleşmiş, devlet kurmuşlardır. Bu uluslardan biri de Akadlar‘dır. Akadlar, tarihte «Sâmiler» diye adlandırılan bir ırktandırlar. Önceleri dağınık olarak Arabistan’da yaşarlarken, Milât’tan 4 000 yıl kadar önce büyük yığınlar halinde Mezopotamya’ya göç ettiler. Sümerler’den çeşitli sanatları öğrenip uygarlaştılar. Bunun sonucu olarak şehirlerde yerleşmeye, çoğalmaya başladılar. Böylelikle yeni bir millet olarak tarih sahnesine çıktılar.
Sümerler’den aldıkları çeşitli kelimelerle, deyimlerle zenginleşen yeni bir dil edindiler. Bu dile «Akadca» denir. Birkaç yüzyıl içinde çoğalıp, zenginleşen, kuvvetlenen Akadlar, bir zamanlar yanlarına sığınmış oldukları Sümerlerle savaşmaya başladılar; onları yenip ülkenin egemen ulusu haline geldiler. Büyük bir devlet kurdular. Sargon, Naramsin adlı komutan kralları, ülkeyi genişlettiler. Bir ara Suriye, Lübnan, Filistin de Akadlar‘ın egemenliği altına girdi.
Sonraları Akadlar gevşemeye, bozulmaya yüz tuttular. Boyundurukları altına girmiş bulunan Sümerler, bunu fırsat bildiler. Büyük ayaklanmalarla Akad devletini sarsıp zayıflattılar. Sonunda bu devleti yıkıp yeniden ülkelerine sahip oldular. Akadlar’ı yurtlarından sürdüler, çıkardılar. Akadlar‘ın başkentlerinin adı Agade idi. Fırat kıyısında büyük, ünlü bir kentti. Akadlar M.Ö. 2 500 yularında yıkıldılar.
biraz güzel