Edebiyatın Önemi

Edebiyatın toplum hayatı üzerinde önemli etkileri vardır. Onu günlük hayatın dışında bir noktadan sonra gereksiz bir eğlence, boş zamanlarda ilgilenilecek bir uğraş olduğunu düşünmek büyük yanılmadır. Etkileri bazı örneklerle gösterilebilir. Bunların başında dilin gelişmesi sayılabilir. Gerçekten de köklü edebiyat çabaları dillere yepyeni güçler, derin incelikler kazandırmıştır. Yeni kelimelerin türetilmesi, onlara incelikler verilmesi, benzer kelimeler arasındaki ayrımların belirlenmesi hep edebiyat çalışmalarının sonunda olmuştur. Bunun yanında ayrıca, edebiyatın bazı duygu, düşünce ve kavramlarının anlatılmasında insanlara çok yararlı olduğunu eklemek gerekir.

Örneğin edebiyatla çok ilgilenmiş, sağlam edebiyat kültürü olan kişilerin dertlerini, düşüncelerini çok daha açık bir biçimde anlattıkları göze çarpar. Böyle kişiler başkalarının olaylarda, durumlarda göremedikleri noktaları hemen sezip yakalayarak ışığa çıkarabilirler. Bunun, daha önce edebiyatla ilgilenmenin ve edebiyat ürünlerinde yazarların açıklık kazandırdıkları kavramları, düşünce yollarını benimsemenin getirdiği birikimle yakından ilgisi vardır. Öte yandan edebiyat ürünlerinin insanları aydınlatıcı, doğruya, iyiye, güzele götürücü sonucu da vardır. Edebiyatın en önemli yanı da budur. İnsanlık tarihi boyunca nice edebiyat eserinin çağlar açan, çığırlar yaratan etkisi olmuştur. Kendi tarihimiz içinde örneğin, Namık Kemal’in «Vatan yahut Silistre» sinin bıraktığı izleri gösterebiliriz. Öte yandan Atatürk’ün söylev ve konuşmalarının bugün bile ne kadar önemli ve güçlü etkisi olduğunu hatırlatabiliriz.

Edebiyatın, özellikle bulunduğumuz çağ içinde sağladığı büyük bir yarar da değişik insan topluluklarını, değişik ulusları birbirine yaklaştırmış olmasıdır. Her ulusun edebiyatı bir yerden sonra o insan toplumunun hayat görüşünü, tasalarını, isteklerini yansıtan, özetleyen bir aynadır. Çağımızda gelişmiş baskı tekniklerinin, güçlü bir kitapçılık endüstrisinin varlığı, çeşitli edebiyat eserlerinin sayısız dillere çevrilmesini sağlamıştır. Bu da geniş kütlelerin birbirlerini tanıyarak düşünce bakımından yaklaşmaları sonucunu doğurur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir