Bilmece- Bulmacalar
Bir şeyi, adını söylemeden, onun bazı özelliklerini hatırlatan benzetmeler yaparak tanımlayan söz kalıplarına bilmece denir. Bilmece soru gibi olur; dinleyenin cevabı bulması beklenir. Böylece bilmece sormak hoşa giden bir eğlence olur. Daha çok çocukların oynadığı bilmece sorma oyunu eskiden daha büyüklerin de ilgilendiği, hoşlandığı bir eğlenceydi; hatta bunu çok ciddiye alanlar olurdu. Bizde bilmeceler çok eski zamanlardan beri sorulmaktadır. Meselâ, «yer altında yağlı kayış» bilmecesinin 600 yıldır var olduğunu biliyoruz.
Dergilerde, gazetelerde ayrıca resimlerle, sayılarla, kelimelerle bazı sorular, oyunlar basılır; bunlar da bilmece kabul edilir onların içine anlamı verilen kelimeleri bulup yerleştirmek gerekir. Bazılarında bu sayılarla yapılır. Daha çok bulmaca adını alır. Bulmacalar çeşit çeşit olur. Bazıları bir kare şeklindedir; sıralara ve sütunlara bölünmüştür.
Başka bir çeşidi de karmakarışık çizgilerden meydana gelmiş bir şekilde çizgiler arasında kalan yollardan giderek iki nokta arasını birleştirmektir. Bulmacaların çok çeşidi vardır.
Eskiden bizde halk ozanları birbirlerini bilmecelerle sınarlardı. Bunlar ölçülü ve kafiyeli olurdu. Karşıdaki de onu o biçimde cevaplandırırdı; atışma denen bu yarışma saatlerce sürebilirdi. Ayrıca eski destanlarda birtakım masal varlıklarının insanlara çözülmesi çok güç sorular sorduğu olurdu; o kişi ya bunu cevaplar, ya da bedelini canıyla öderdi. Özellikle girilmesi yasak kapıların önündeki ejderhalar bilmece sormakta pek ustaydı.
güüüüzzzeellll